İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Konular - erdem2179

Sayfa: 1 2 [3] 4
29
Golf III / farlar su almış napcazz...
« : 08 Ocak 2009, 13:50:26 »
arkadaşlar benim arabanın farları su almış heralde içten buharlaşmış ne yapabilirim buna teşekkürler.

31
Genel / 2009 trafik cezaları.
« : 24 Aralık 2008, 12:46:13 »
01 ocak 2009 tarihinden itibaren geçerli olucak trafik cazalarıaşağıdaki gibidir umarım kimsenin bu cezalardan başı yanmaz

Kanunun 47/1 b maddesi Kırmızı ışık kuralına uymamak : 128 TL
78/1 a Emniyet kemeri bulundurmamak ve kullanmamak : 61 TL
78/1 b Motosikletlerde sürücülerin koruma başlığı ve gözlüğü yolcuların ise koruma başlığı bulundurmaması ve kullanmaması : 61 TL
48/5 Alkollü içki alarak araç kullanmak 1.defa:537 TL ikinci defa :673 TL 3 ve 3 ten fazlasında ise 1078 TL.
61/1 a-b Taşıt yolu üzerinde duraklamanın ve park etmenin trafik işaretleri ile yasaklandığı yerlere parketmek : 61 TL
51/2 a Hız sınırlarını % 10 dan % 30' a kadar aşmak : 128 TL
51/2 b Hız sınırlarını % 30 dan fazla aşmak : 265 TL
91 Zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırmamak : 61 TL
34 Araçların muayene sürelerini geçirmek : 61 TL
36 Sürücü belgesiz araç kullanmak : 265 TL
44/1 Araç kullanırken sürücü belgelerini yanında bulundurmamak: 128 TL
65/1 f Gabari dışı yük yüklemek ve yük üzerine veya
araç dışına yolcu bindirmek uymayan işletenlere :1293 TL
Yük gönderenlere : 2.588 TL
65/5 Yük nakli yapılan araçlara azami toplam ağırlıklarının üzerinde yükleme yaptırmak : 2704 TL.
Buna göre Trafikte en az cezanın 61 TL en fazla cezanın ise 2704 TL olduğu, cezaların sadece idari para cezaları değil, ihlallerin durumuna göre araçların trafikten men edilmesi, sürücü belgelerine geçici süre ile el konulması ve sürücü belgesiz araç kullanmak, Alkollü iken araç kullanmak gibi durumlarda hapis cezalarının da verileceği görülmüştür.
__________________

32
Genel / 2009 Motorlu Taşıtlar Vergi Tablosu.
« : 24 Aralık 2008, 12:43:06 »
--------------------------------------------------------------------------------

EN DÜŞÜK TAŞIT VERGİSİ 393 TL’YE ÇIKACAK
Aynı politikanın bu yıl da devam etmesi durumunda, 2008 başında yine yeniden değerleme oranı çerçevesinde yüzde 7,2 oranında artan motorlu taşıtlar vergisi, damga vergisi, çevre temizlik vergisi, harçlar ve vergi cezaları 1 Ocak 2009 tarihinden itibaren yüzde 12 oranında artacak. Emlak vergisine tabi değerler de, bu oranın yarısı kadar artış görecek.
Bu durumda 1-3 yaş grubundaki motor silindir hacmi 1300 cm3’e kadar olan otomobillerin halen 351 TL olan motorlu taşıtlar vergisi, yılbaşında 393 TL’ye çıkacak. Motor silindir hacmi 1301 cm3 ile 1600 cm3 arasındaki otomobillerin vergisi de 561 TL’den 628 TL’ye yükselecek.
Motor silindir hacmi 4001 cm3 ve üstünde otomobili bulunanlar ise yeni yılda 12 bin 697 TL yerine 14 bin 220 TL vergi ödeyecek.
Koltuk sayısı en az 46 olan otobüslerin 1.691 TL olan yıllık vergisi 1.894 TL’ye yükselirken, 10 bin 1 ile 20 bin kg arasında ağırlığa sahip kamyon sahipleri de 1.521 TL yerine 1.704 TL motorlu taşıtlar vergisi verecek. Böylece, 1-3 yaş grubunda otomobili olanlar yeni yılda 42 TL ile 1.523 TL arasında daha fazla MTV ödeyecek.
 
__________________

33
Satılık / güzel bi golf
« : 26 Kasım 2008, 15:54:31 »
--------------------------------------------------------------------------------

http://www.sahibinden.com/_golf_5_fu...XQQdisplayitem

Araç Türkiye’de 6 Tane Özel Sipariş Üretimidir Kesinlikle Vuruğu Çarpığı Çiziği Hatası Kazası yoktur.DENİZLİ/VOLKSWAGEN BATI Servisi Bakımlıdır.Bütün Bakımları Zamanında Yapılmıştır. Lastikleri Eylül Ayında değişmiştir(michelin energy)…(4 yaş bakımıda lastiklerle beraber aynı eş zamanda yapılmıstır Balataları ve Silecek Fitilleri değişmiştir)

. Orjinal.çelik jant . Comeing Home Sistemi . Cruser Control(hız sabitleme ve kumanda’dan otomatik kullanım) . Kararan İç Dikiz Aynası . Çift Açılır Soonrufu . Ortabetik Koltukları . Açılır Kapanır Ön ve Arkada Orta Kol Dayanakları . Orjinal xneon Farlar . Far Sensörü . Far Yıkama Sistemi . Park Sensörü . Yağmur Sensörü .

Güvenliğine Gelince 10 Adet Hava Yastığı ve Güvenlik Paketleri...

Ses Sistemi ise Cd Çalar ve 6'lı Cd Chancer Orjinal 10 Hoparlörü Ses Sistemi....

Plus1,,Plus2 Paketleri…

AYRICA ARAÇ VW 1.6 FSI MOTOR SEÇENEĞİ İLE 6 İLERİ VİTES’tir.

Araç Rengi Katologta Yoktur Araç GRANİT MAVİ’dir

Sizin Anlayacağınız Araç >>>FULL+FULL<<< dur.

Eğer Ciddi Alıcı İseniz Size Düşen Gelin Görün….... Pazarlık Payı Vardır..


34
--------------------------------------------------------------------------------

Hava Filtreleri

Performans filtrenin normal filtreden farkı nedir?

Normal filtreler kağıt, performans filtreler ise pamuk veya sünger bazlıdır. Pamuktan yapılan filtrelerin özel bir yağ sayesinde uzun ömürlü olmaları ve hava geçirgenliği, tozu filtre etme kapasiteleri arttırılmıştır. Böylelikle yakıtın daha fazla temiz hava ile karışımının sağlanarak, (motorun daha rahat hava almasıyla) motor gücünü artırması ve benzin tasarrufunu ortaya çıkarmasını tek bir yerden değil her açıdan motora taze hava girmesini sağlayarak (açık filtre için) mümkün kılmıştır.

Kağıt bazlı standart filtre ise daha az hava geçirir. Gözenekleri çabuk dolar. Kısa sürede tıkanınca performansın düşmesine, fazla benzin sarfiyatına neden olur. Sıkça yenilenmesi gerekir.

Bir performans filtrenin, standart filtreye oranla daha fazla hava akışı sağlayabildiği görülür.

Günümüzde motorlar elektronik işletim sistemleriyle donatılmış durumda. Yani en basit sekliyle motorun belirli devirlerde belirli zaman aralıklarında alacağı ve dışarı atacağı hava miktarı bu chip teknolojisiyle sağlanıyor. Direkt filtre uygulamasında bu sistem motora fazla hava girişini desteklemezse, otomobilin yapılan uygulamaya duyarsız kalabileceği gibi arıza yapması riski akla geliyor. Aslında bu tip filtreleri uygulayacağınız arabaya göre üretilmiş olanını alıyorsunuz ama yine de riski göze almamak ve arabanızın motor + performansına yapacağınız her türlü değişiklik için yetkili servise veya bu işleri gerçekten bilen ve uygulayan bir firmaya başvurmak yerinde olacaktır.

Bazı Ayrıntılar

Bir araca direkt performans hava filtresi takılınca az da olsa benzin sarfiyatı azalıyor ve yine az da olsa performansta artışı hissedilebiliyor. Ama her şeyden önce çıkardığı ses tabii ki çok güzel. Sanki bir GSi-GTi tipi otomobil kullanıyormuş hissi veriyor. Zaten olay seste bitiyor. Yani bu filtre motorun rahat hava almasını sağlayarak motoru rahatlatıyor ama gücü max.%5 etkiliyor ( en çok 3 veya 4 hp).

Bu da 0-100 ivmelenmeye bir katkı sağlamaz. Bu bağlamda performans filtre sihirbaz değil. Ancak benzin tasarrufu konusunda çok işe yarıyor. Sesi taban gaz yapınca alıyorsunuz. Bu durumda sesi duymamaya çalışarak (yani taban gaz yapmadan) benzin tasarrufunuza ve sürüş güvenliğinize müthiş katkıda bulunmanızı sağlıyor.Bu ses bir tür uyarıcı niteliği taşıyor. Yan koltuğunuzda oturan bir kişinin sizi uyarması gibi bir şey.


Filtre, motor kaputunun altındaki sıcak havayı emerse performansı düşürür. Alttan sıcaklığa dayanıklı akordeon baca havalandırma borusuyla serin ve taze hava girişini sağlayıp bu sorunu çözebilirsiniz. Böylece karşıdan gelen hava direkt filtre ile buluşur. (Filtrenin çıkaracağı sesi azaltmaması için, borunun ağzının filtreye çok yaklaşmaması gerekli)

Dezavantajı ise ortamdaki tozu havayla birlikte getirmesi ve arabanın yol tutuşunu (yüksek hızlarda kaputun altına fazla hava sokarak) bozabilmesi.

Açık hava filtresine alternatif olarak arabanın orijinalinde kullanılan normal filtre ile aynı boyutlardaki kutu içi performans hava filtresi kullanılabilir. Bu da benzin tasarrufu ve performans sağlar. Daha uzun ömürlüdür. Fakat sesi unutun. Sıcak havayı emen bir açık filtre ile mukayese edersek tabii ki kutu içi performans filtre (hatta standart filtre bile) daha iyidir.

Sözün özü: Şimdi mevsim yaz. Ses isteyene açık filtre, performans isteyene kutu içi performans filtre. Kutu içi filtre performansta her zaman bir adım önde.

20 dakika otomobili kullanıp bir kenara çekin, kaputu açın. Kaput altında ne kadar sıcak bir havanın bulunduğunu hissedeceksiniz. Filtre, sıcak havayı emerse performansı düşürür demiştik. Bizce en iyisi yine kutu içine dönmek. Kutu içi performans hava filtresi sessiz olacak ancak, daha iyi performans verecek ve daha uzun ömürlü olacaktır.İkide birde temizlik de gerektirmeyecektir.

Sonuç olarak performans filtre, sıkça hava filtresi değiştirme maliyetinden kurtaran ve çok güzel ses veren max. +%5 hp'lik basit bir modifikasyon için iyi bir çözüm. Filtrenin suyla temasından kaçınmak (ancak marka ve modele göre sudan etkilenmeyen de var, etkilenen de var) ve temizlik için basınçlı hava uygulamamaya dikkat edilmesi gerekiyor.

Filtrenin temizliğini satılan temizlik kitlerinden alıp yapabilirsiniz. Bu arada açık filtre çabuk kirleniyor. Kutu içi ya da açık filtrenin temizliği birbirinin aynı. Temizlik kitinden 2 parça çıkıyor. Birisi temizleyici; deterjan görevi gören sıvı sprey, öteki yağ (sprey veya damlatma tipinde).

Performans Hava Filtrelerinin Temizlik Safhaları

1- Filtrenizi Temizleyici Spreyle iyice ıslatın. Pisliğin aktığını göreceksiniz (5 dakika içinde)

2- 15 dakika bekleyin, sonra soğuk su ile durulayın. (Sakın sıcak su kullanmayın.) Durulama işlemini yaparken, suyu temiz yüzeyden kirli yüzeye doğru kullanın. Yani koni şeklindeki filtreye suyu içeriden dışarıya doğru verin. Musluk altında yapın, daha kolay oluyor ama suyun kireçli (klorlu) olmamasına ve basınçlı akmamasına dikkat edin.

3- Doğal kurumaya bırakın. Bırakın oda sıcaklığında kendi başına kurusun. Fön makinası kalorifer-soba gibi ısı kaynakları kullanmayın yoksa filtreye veda edersiniz.

4- İyice kuruduktan sonra ki bu yaz mevsiminde 1 gece sürer, yağlama spreyi ile filtrenin her tarafı yağ rengini (K&N=mat-kırmızı, GREEN=yeşil) alana kadar yağlayın. Hepsi bu kadar basit. Veya ben uğraşamam diyorsanız satın aldığınız yerde muhtemelen ücret karşılığı bu hizmet veriliyordur.
__________________

35
Genel / drift nedir? en iyi drift teknikleri.
« : 26 Kasım 2008, 15:06:51 »
--------------------------------------------------------------------------------

Drift ilk olarak Japonya’nın dağlık coğrafyası ve bol virajlı yolları yep yeni bir motor sporları dalının doğmasını sağladı . Japonya’da 80 li yılların sonunda dağ yollarındaki virajları hızlı dönmeye çalışırken icat edilen ve büyük bir hızla tüm dünyayı sarmaya başlayan drift’ten bahsediyoruz.. Temelde otomobillerin virajları arkalarını kaydırarak dönmesinden oluşan bu spor , her ne kadar otomobillerin tur dereceleri düşse de ortaya çıkan görüntü büyük izleyici kitlelerini pistlere çekmeyi başarıyor.

Büyük bir direksiyon hakimiyeti ve denge isteyen drift için direksiyon yeteneğiniz yeterli olmayıp otomobilinizde de bazı özelliklerin bulunması gerekiyor . Drift otomobilleri arkadan itişli ve kilitli diferansiyele sahip , bu sayede otomobilin arkası kayarken kontrol altında tutulabiliyor. Bunun dışında otomobillerde büyük ebatlı jantlar ve lastiklerin bulunması da gerekmekte , aksi halde otomobilin yanal direnci yol tutuşunu olumsuz etkileyebilir ve lastiklerin janttan çıkmasına neden olabilir. Coil over ve eksi kamber ayarları ile otomobili drif’te hazırlamanız ve viraj içinde otomobilin yoldan çıkmasını engelleyecek kadar güçlü bir çekişi sağlamanız için de temel motor güçlendirmelerini yapmanız gerekmekte.

Umarım yardımcı olur,
Ayrıca Driftte puanlama nasıl oluyor,D1 yarışlarında yan giderek nasıl birinci oluyorlar maksat çizgiyi önde bitirmek gibi düşünen arkadaşlarımız vardır,konu hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyen arkadaşlar için drift box'a bir göz atmalarını istiyorum..Bu box araca bağlanıyor ve drift anında otomobilin yolla yaptığı açıyı,hızını,drift anında ortaya çıkan g kuvvetini hesaplıyor ve tüm bunların ortalamasını alarak ortaya bir skor çıkarıyor..İşte japon D1 Street Legal serisinde puanlamayı yapan alet bu.Bu sayede sürücünün yaptığı drift analiz ediliyor ve en yüksek puanı alan - ki Kazama-san bu işin üstadı - birinci oluyor..

TEMEL DRİFT TEKNİKLERİ

EL FRENİ ( E-Brake Drift)
Bu en temel tekniktir.Viraja giriş esnasında debriyaja basılır ,aracın hızı ayarlandıktan sonra el freni çekilir,arkadan kaymanın başlamasıyla birlikte gaz veriler ayak debriyajdan çekilir ve kaymakta olan arka kısım gaz ve kontra ile kontrol edilir.

Viraja yaklaşırken vites heel and toe tekniği ile küçültülür.Aracın burnu viraj içine doğru çevrilir.Debiyaj hızlıca bırakılarak arka lastiklerin kilitlenmesi sağlanır,bu şekilde aracın kuyruğu kaymaya başlar.Ardından gaz verilerek bu kayma hareketi devam ettirilir.Bu teknik el freni çekemeye benzetilebilir.
Not:Aracın güç aktarım organlarını en az yoran tekniktir.

GÜÇ İLE (Power Over)
Virajın merkezine yaklaşıldığında dip gaz vererek aracın arkasının kayması sağlanır.Bundan sonra gaz ve direksiyon ile araç kontrol edilir.Bu teknik için güçlü çekişe sahip otomobiller gerekmektedir.

SAVURMA
Araç viraja girmeye yakınken önce virajın aksi tarafına doğru yönlendirilir yani kontra verilir. Daha sonra oluşan sekme etkisi ile birlikte araç viraj yönüne çevrilir.Bu şekilde arkadan kaymaya başlayan araç gaz ve kontra ile kontrol edilir.

DEBRİYAJ TOKATLAMAK
Aracın güçten düştüğü durumlarda gerekli gücü alabilmek için deviri yükseltip debriyajı bir anda bırakma suretiyle patinaj sağlamak için kullanılır.

LİMİT FREN (Braking)
Bu teknikde viraja girmeden önce dreksiyon viraj içine yönelmiş haldeyken frene basılır ve araç viraj içinde arkadan kayana kadar ayak frende kalır.Kayma hareketi başladıktan sonra gaz ve direksiyon ile araç kontrol edilir.Gereğinden fazla hızlı girilen virajlarda araç önden kayacaktır,bu yüzden viraja girerken hızı ayarlamak çok önemlidir
__________________

36
Genel / trafik kazası geçiren sigortasız kişiler.
« : 26 Kasım 2008, 14:56:45 »
Bize çarpan araç faili meçhul ise veya aracın sigortası yoksa bütün
Hastane masraflarını cebinizden yapmışsanız faturayı aşağıda bahsi gecen
sigortaya veriyorsunuz. Sigorta size paranızı tamamını ödüyor. SSK ve
Bağkur 'un ödemelerini değil sadece kendi cebinizden ödediğiniz paraları
ödüyor. Olumlu ise kazaya yine para ödüyorlar. Kaza geçiren sigortasız
yurttaşların tedavisini Garanti Sigorta Fonu karşılıyor, AMA bilen yok.

Garanti Sigorta Fonu Genel Sekreteri Kongar :
"Kaza geçiren Sigortasızların masrafını, başvuranlara veriyoruz. Ama kimse
bilmediği için parasını Alan yok. Fon'da 110 trilyon lira birikti." Trafik
kazası geçiren vatandaşların tedavi masrafları ile olum giderlerini
karşılamak için kurulan: Garanti Sigorta Fonu ' nun hesabında 110 trilyon
Lira birikti AMA vatandaş parasızlıktan hastane kapısında can veriyor.
Trafik kazalarında yaralanan ya DA ölen sigortasız vatandaşların
Milyarlarca lira tutan tedavi veya cenaze masraflarını karşılamak için
Kurulan Garanti Sigorta Fonu'nda tam 110 trilyon lira birikti; çünkü
Uygulamadan kimsenin haberi yok.

Sağlık Bakanlığı'nın hastane yönetimlerini bilgilendirmemesi ve
vatandaşlarında kanunları yeterince bilmemesi nedeniyle fona herhangi
başvuru olmazken, çok sayıda parasız vatandaş hastane kapılarında can
Veriyor.

Fondan sorumlu Türkiye Sigorta Reasürans Şirketleri Birliği Genel
Sekreteri Bilge Kongar ;

"Trafik kazası geçiren sigortasız tüm vatandaşlar başvurup tüm masraflarını bizden alabilirler" dedi.

SADECE UYANIK AVUKATLAR KULLANIYOR!

Kaza geçiren parasız vatandaşların çok zor durumda kaldığını belirten
Kongar, "Hem bakanlığın hem de vatandaşların kanunu bilmesi gerekiyor.
Ancak NE Sağlık Bakanlığı uyarıyor NE de vatandaşlar bunu biliyor. Bu
yüzden fonu her biri 20- dosya ile gelen uyanık avukatlar kullanıyor"
Diyor. Kongar,450 milyar ve yeni primleri faizle değerlendirdikleri için
110 trilyona ulaşıldığını belirterek şunları söyledi: "Devlet Ziraat
Bankası'nda faizsiz tutuyordu. Biz ise faizde tutuyoruz. Para çoğalınca
Bunu alıp oraya buraya vermek; peşkeş çekmek istiyorlar. Biz ise kazalarda
mağdur olanlar gelip alsın diyoruz. 1991 yılında Hazine Müsteşarlığı
bünyesinde kurulan Garanti Fonu, 1998'in sonuna kadar Hazine Müsteşarlığı
Sigorta Genel Müdürlüğü bünyesinde kaldı. Amacı, trafik sigortası olmayan
araçların meydana getirdiği yaralama ve olum masraflarını karşılamak.
Plâkası belirsiz araçların verdiği zarar DA karşılanıyor. Fonun kaynağını
Trafik sigortası yaptıran vatandaşlardan kesilen pay
oluşturuyor. Trafik sigortası yapan sigortalıların trafik primi içinde
ödedikleri paranın yüzde 2'si ve yüzde 1'i sigorta şirketlerinin öz
kaynaklarından karşılanıyor. Kara yolları Trafik Sigortası Kanunu gereği
eğer kaza yapan araç sigortalı ise, kaza sonucu yaralanan veya ölen
kişilerin masrafını sigortalı olsun ya DA olmasın şirketi karşılıyor.


7 YILDA üç ODEME

Kazaya neden olan araç sigortasız veya plakası bilinmiyorsa zarar görenler
Direkt birliğe gelip masraflarını alabiliyor. Fon,1998 sonunda Hazine'den
alınarak Türkiye Reasürans Şirketleri Birliği nezdinde bir hesaba
aktarıldı. Adı önceden Garanti Sigortası Fonu iken devletin dâhil olduğu
tüm fonlar kapatılınca Garanti Sigortası Hesabı olarak değiştirildi.1998 '
Sonuna kadar 7 yılda Hazine'de, 450 milyar lira birikti. Ancak 7 yılda
Sadece üç kişiye ödeme yapıldı. Birlik bünyesindeki fon bütçesi Hazinenin
Aksine bankada faizle değerlenince fon 110 trilyona ulaştı. Şimdiye kadar
Fondan yararlanmak için 1623 kişi başvurmuş,1042 dosya ise sırada
Bekliyor. Birlik bünyesindeki fonun yükümlülüğü daha sonraki yıllarda
Kanuna eklenen maddeler ile sadece bedensel hasarları ödemekten çıkarıldı.


İHTİYACI OLAN PARAYI NASIL ALACAK?

Kaza geçiren vatandaş hastane masraflarını faturalı olarak Türkiye Sigorta
Reasürans Şirketleri Birliği'ne iletecek. Bunun için birliğe,
0-212-324-19-50 no' lu telefondan veya http://www.tsrsb.org.tr/ adresinden ulaşılabilir.

Türkiye'nin her yerinden başvuru aynı şekilde yapılacak. Gerekli belgeler
Ise hastane faturası, ikametgâh senedi, nüfus cüzdan örneği, trafik zaptı
Ve imza beyanı. Belgeleri inceleyen birlik, vatandaşın verdiği banka hesap
numarasına parayı yatırıyor.


KAZASIZ BİR YAŞAM DİLEĞİ İLE
__________________

37
Genel / hayat kurtaran teknikler.
« : 25 Kasım 2008, 15:55:09 »
hayat kurtaran teknikler.

38
Genel / trafikte,doğru zannedilen yanlışlar...
« : 23 Kasım 2008, 15:03:37 »
--------------------------------------------------------------------------------

1. Usta sürücü düştüğü problemden kazasız sıyrılmayı bilir!

Yanlış! Çünkü usta sürücü probleme girmeyen sürücüdür. Karşısına çıkabilecek her türlü tehlikeyi önceden görebilir, ona göre tedbirini önceden alır....Problemlerle uğraşmaz.


2. Otobanda tamam ama şehir içinde emniyet kemeri takılmayabilir!

Yanlış! Emniyet kemeri hayat kurtaran en önemli güvenlik gerecidir. 50 km/s hızda meydana gelen bir çarpışmada otonun içindekiler emniyet kemeri takmadıkları takdirde, 4 katlı bir binadan aşağı düşmeyle eşit şok yaşar.


3. Arkada oturanlar için emniyet kemeri takmak gereksizdir!

Yanlış! Motorlu araçlar bir yere çarptığında hemen durur, ancak içindeki yolcular aynı hızla bir yere çarpana kadar ilerlemeye devam eder. Arkada oturanların da yaşam haklarını kullanmaları ve emniyet kemerlerini takmaları gerekir, Her ne kadar henüz kanunen zorunlu olmasa da, yolcuların güvenliği için geliştirilmiş olan emniyet kemerleri hayat kurtarır.


4. Lastik havalarını düşük tutarsak, hem daha iyi tutunur, hem de daha konforlu olur!

Yanlış! Lastik havalarının, aracın fabrika değerinin altında olmaması gerekir. Hatta yüke ve yolcu sayısına göre artırılmalıdır. Çünkü inik lastiğin tabanı yere yayılarak daha iyi tutunma sağlamaz. Aksine tabanın ortası yukarı kalkar ve yol ile teması kesilir...İnik lastiklerin yalnız omuz kısımları yere basar. Lastik inikken; kayma hareketleri çok daha düşük hızlarda başlar, fren mesafesi uzar, direksiyon hareketlerine daha geç cevap alınır. Belki daha konforlu sürüş yaparsınız ama konforlu şekilde yoldan çıkar, konforlu şekilde çarparsınız!


5. Sıcak havada, lastiğin ısınmasını dengelemek için lastik havaları indirilir!

Yanlış! Lastiğin ısınmasının en büyük nedeni havanın sıcak olması değil, lastik havalarının düşük olması nedeniyle lastik yanaklarının daha fazla esnemesidir.


6. Yağmurda inik lastik,daha az kayar!

Yanlış! İnik lastikte su boşaltma kanalları kapandığı için yağmur suyunu çok daha az boşaltır hatta boşaltamaz ve su üzerine çıkma ve su yastığı üzerinde kayma (aqua planning) çok daha düşük hızlarda başlar.


7. Direksiyon saate göre 10'u 10 gece tutulur!

Yanlış! Direksiyon saate göre 9'u çeyrek gece tutulur. Bu pozisyon, acil bir durumda her iki yöne eşit miktarda direksiyonu çevirebileceğiniz tek pozisyondur;


8. En iyi koltuk pozisyonu, sürücünün en rahat ettiği pozisyondur.

Yanlış! Sürücünün doğru koltuk pozisyonu öncelikle otomobile hâkim olabileceği ne çok uzak, ne de çok yakın bir pozisyondur, Koltuk mümkün olduğunca dik olmalıdır. Direksiyon 9.15 pozisyonundayken kollar dümdüz olmamalıdır. İdeal dirsek acısı 120 ile 135 derece civarındadır. Evimizde TV seyrettiğimiz koltuk pozisyonu çok rahat olabilir, ama bu pozisyonda otomobile ve trafiğe hâkim olabilmek çok zordur.


9. Motorlu araçlar lastiğin üzerinde gider!

Yanlış! Motorlu araçlar lastiğin içindeki havanın üzerinde gider. Eğer lastiğin içinde hava yoksa hiçbir yere gidemezsiniz, Doğru lastik havası, ayağınızdaki ayakkabı numarası gibidir. Ayağımızı sıkan veya bol gelen bir ayakkabıyla nasıl yürüyemezseniz, otomobilin yol tutuşu da aynı şekilde bozulur.


10. Ani frenlerde önce frene basıp, durmaya yakın debriyaja basarsak, motor kompresyonundan faydalanıp daha kısa mesafede dururuz!

Yanlış! En etkin yavaşlama frenle debriyaja aynı anda basılarak yapılır. Böylece fren anında motor devre dişi bırakılarak, motorun aracı ileri gotürme kuvveti yok edilir.


11. ABS (Antiblokaj Fren Sistemi) mekanik frene göre çok daha kısa mesafede durdurur!

Yanlış! ABS fren sistemi olan bir araç tekerleklerin kızaklamasını önler ve fren sırasında manevra yapılabilmesini sağlar. Ancak, daha kısa mesafede durdurmaz.

Bilinen fren bağıntılarında fren uzunluğu aracın dört tekerleğinin de TAM BLOKE olup (yani dönmeden) kayarak yol üzerinde lastik izi bıraktığı durum için hesaplanır. Yayınlanmış olan tüm fren boylarındaki kabul böyledir. Hâlbuki ABS tekerleklerin tam bloke olmasını engeller.


12. Mekanik freni olan bir otomobilde fren pedalını pompalayarak daha kısa mesafede durulabilir!

Yanlış! Pompalamak için ayak fren pedalı üzerinden çekildiğinde, aracın ileri hareketi devam eder ve durma mesafesi uzar. Doğrusu; panik frende fren pedalı üzerindeki basıncı azaltarak lastiğin dönmesini sağlamaktır. Ancak ayak fren pedalından kaldırılmamalı ve fren yapmaya devam edilmelidir....


13. Doğru takip mesafesi hızın yarısıdır!

Yanlış! Bu yöntem kullanışlı olmamakla birlikte, hata payı yüksektir. İdeal takip mesafesi (kuru havada) 2 saniye arkadan takip etmektir. Yağışlı havalarda veya yük durumunda bu süre 3–4 saniye olmalıdır.


14. Dörtlü ikaz (flâşör) tünele girince yakılır!

Yanlış! Dörtlü ikaz sadece trafiğe tehlike yarattığı durumlarda yakılır. Yani olası bir kaza veya arıza halinde. Tünelde kısa farların acık olması yeterlidir.


15. Gündüz kısa farları yakmak trafiktekilerin gözünü alır!

Yanlış! Gündüz kısa far yakmak, daha erken fark edilmenizi ve size tehlike yaratacak olan kişilere kendinizi daha erken göstermenizi sağlar. Gece yakılan kısa farlar gözümüzü daha çok alır. Sadece kapalı ve yağışlı havalarda değil, güneşli havalarda ve hızlı yol kesimlerinde de kısa farların açılması kendi sürüş güvenliğiniz için önemlidir.


16. Çocukları uyarmak için korna çalınır!

Yanlış! Çocukları uyarmak için korna çalınmaz! Korna onların paniğe kapılıp beklenmedik bir reaksiyon vermelerine yol açar....En iyisi iyice yavaşlamak ve gerekirse durmaktır


17. Yoğun siste en iyi gitme yöntemi dörtlü ikazları yakmamaktır!

Yanlış! Yoğun siste en iyi gitme yöntemi hiç gitmemektir. Çünkü siste daha iyi gören Sürücü yoktur, daha çok risk alan sürücü vardır. Görüş mesafesi yeterliyse siste sarı camlı gözlükler takılarak, sis lambalarını ve kısa farları yakmak, sileceklerinizi çalıştırmak, yerin kayganlaştığını dikkate alarak, takip mesafesini artırmak ve sollama yapmamak daha güvenli yol almanıza yardımcı olur.



Unutmayın! Hayatınız boyunca olumlu bir trafik kazası geçirme olasılığınız %33'tür. Rus ruletinde bile bu oran % 17'dir. Lütfen, trafikte araç kullanmanın bir yaşam işi olduğunu hiçbir zaman aklınızdan çıkartmayın
__________________

39
Golf III / ön amortisör.
« : 09 Eylül 2008, 21:30:51 »
arkadaşlar merhaba benim aracımın ön sağ amortisörü patlak değişecek ve tek olarak değişmiyormuş.fiyat,ının ne kadar olduğunu ve hangi marka takılması gerektiği konusunda sizlerden yardım istiyorum teşekkür ederim.

40
Otomobilim / buda benim gti,ım
« : 23 Mayıs 2008, 16:57:41 »

41
Genel / ehliyet alımı hakkında
« : 11 Mayıs 2008, 12:19:29 »
arkadaşlar mrb başıma kötü bir olay geldi sizlerinde yaşamaması için yazdım.dün akşam aracımla biraz gezmeye çıkmıştım.yarım bira içtim.yarım bile sayılmazdı trafik çevirmesinde 61 promil alkol çıktı ve ehliyetime 6 ay el konuldu çıkmaz diyip içmeyin yani ben yandım sizler yanmayın...

42
Golf III / hava kütle ölçer hakkında...
« : 07 Mayıs 2008, 17:35:43 »
arkadaşlar bişiy sormak istiyorum bu hava kütle ölçer nedir. sormamında nedeni benim aracımdaki sorun yine nüksetti yani 3000 4000 devir arası yapan kesiklik yüksek devirde yapmayan beni çıldırtacak aracımın tüm bakımlarını eksiksiz yaptırdım.bilgisayar da beyninde hiçbir problem çıkmıyor.internetten araştırdım bikaç kişi aynı sorunu yaşamış bana hava kütle ölçer diye bişiyden bahsetti onu değiştirmiş düzeldiğini söyledi.buraya yazmamdaki amacımda bilen veya bi fikir,bi usta kısacası bilgilerinize ihtiyacım var yani teşekkür eederim...

Sayfa: 1 2 [3] 4